Baş Ağrısı Tedavileri

Baş Ağrıları ve Tedavi Yaklaşımları
Sanılanın aksine insanlığın yaÅŸadığı tüm baÅŸ aÄŸrılarının sadece %10' u beyin tümörü, beyin damar hastalıkları ya da baÅŸka bir nedene baÄŸlı olarak ortaya çıkar. BaÅŸ aÄŸrılarının büyük çoÄŸunluÄŸu (migren baÅŸ aÄŸrısı, gerilim tipi baÅŸ aÄŸrısı, küme baÅŸ aÄŸrısı ya da trigeminal nevralji gibi) beynin ürettiÄŸi baÅŸ aÄŸrılarıdır. Bu baÅŸ aÄŸrıları 'primer' baÅŸ aÄŸrıları olarak adlandırılırlar. 
Bir hasta baÅŸ aÄŸrısı ile baÅŸvurduÄŸunda ayırt etmemiz gerek ilk husus, bu baÅŸ aÄŸrısının primer bir baÅŸ aÄŸrısı mı yoksa tümör gibi, beyin damar hastalığı gibi baÅŸka nedenlere baÄŸlı (ikincil/sekonder) bir baÅŸ aÄŸrısı mı olduÄŸudur. Bunu yapabilmek için, hastamıza yeterli zamanı ayırır, hastamızdan aÄŸrı ile ilgili ayrıntılı bilgiler almaya çalışır, titiz bir nörolojik ve fizik muayene yaparız. Bu aÅŸama eksiksiz tamamlanırsa, onlarca baÅŸ aÄŸrısı arasından hastamızın baÅŸ aÄŸrısının hangisi olduÄŸunu ancak ayırt edebiliriz. EÄŸer baÅŸ aÄŸrısı özellikleri ile birlikte, nörolojik ve fiziksel muayene bulguları bize ikincil (tümör, anevrizma, enfeksiyon, vs.gibi nedenlere baÄŸlı) baÅŸ aÄŸrılarını düşündürüyorsa laboratuvar incelemeleri ve görüntüleme yöntemlerinden yararlanırız. 
Özetle, bize baÅŸvuran bütün baÅŸ aÄŸrılarının %90'ı beynin ürettiÄŸi birincil baÅŸ aÄŸrılarıdır ve bu baÅŸ aÄŸrılarına doÄŸru tanı koymanın yolu hastaya yeterli zamanı ayırmaktan, baÅŸ aÄŸrısı özelliklerini titizlikle sorgulamaktan ve iyi bir muayeneden geçer. Bunun için gerekli olan zaman da en az yarım saattir. Bu nedenle kliniÄŸimize baÅŸvuran her baÅŸ aÄŸrısı hastasına bu süreyi ve daha fazlasını ayırmaktan asla taviz vermiyoruz. 
Biz nörologlar, gerilim tipi baş ağrısı ve migren başta olmak üzere genelde birincil (primer) baş ağrıları ile daha çok karşılaşırız. Migren başta olmak üzere bir çok birincil baş ağrısına doğru tanı konulamadığında doğru tedavi etme olanağı yoktur. Tedavi edilemeyen baş ağrıları iş yaşamını, aile yaşamını ve sosyal yaşamı kesintiye uğrattığı gibi bireye ve topluma ekonomik yük getirmektedir. Doğru tedaviler ile kontrol altına alınamayan baş ağrıları ağrı kesicilerin aşırı tüketilmesine ve baş ağrılarının kronikleşmesine neden olmaktadır. Kronikleşmiş baş ağrılarının klasik ilaç tedavilerine yanıtı daha düşük olduğu gibi, insan yaşamında yarattığı fiziksel, ruhsal ve psikolojik etkileri daha ağırdır.

Kliniğimizde Baş Ağrısı Tedavileri
KliniÄŸimize baÅŸvuran hastaların büyük çoÄŸunluÄŸunun  klasik tedavilere dirençli, aÄŸrı kesici aşırı kullanımı olan kronik baÅŸ aÄŸrısı hastaları olduÄŸunu söyleyebiliriz. Ä°ster yeni baÅŸlamış olsun, isterse klasik ilaç tedavilerine dirençli kronik baÅŸ aÄŸrısı olsun, tüm baÅŸ aÄŸrılarını titizlikle deÄŸerlendirmeye özen gösteriyoruz. 
BaÅŸ aÄŸrısı tanısını belirledikten sonra hastanın yaÅŸam tarzı, mesleÄŸi, aile yapısı, beslenmesi, uyku alışkanlıkları gibi pek çok etmeni de göz önüne alarak bütüncül bir yaklaşım ile tedavi planı oluÅŸturuyoruz. 
Bu plan dahilinde, ilk olarak hastalık ve tedavi seçenekleri hakkında detaylı bilgilendirme yapmaya çalışıyor ve tedavi sonucunda gelinebilecek nokta konusunda açık ve şeffaf bir bilgilendirme yapmaya özen gösteriyoruz. Çünkü kronik baş ağrıları ile başvuran hastaların, kullandıkları pek çok koruyucu ilaç tedavisi ve ağrı kesiciye rağmen ağrıları geçmediği için umutsuzluğa kapılmış olabileceklerini, çevrelerindeki en yakın kişilere bile 'başım ağrıyor' demeye çekinir hale geldiklerini, başta internet ve sosyal medya ortamında olmak üzere 'mucize vadeden' bir çok bilim dışı tedavi yöntemleri ile kafalarının karışık olabileceğini ve bize başvuruncaya değin maddi ve manevi olarak yıpranmış olabileceğini hiç aklımızdan çıkarmıyoruz. Bu nedenle gerekli durumlarda aile görüşmeleri yapıyor, psikolog partnerlerimizden destek alabiliyoruz.
Baş ağrısı günlüğü tutma alışkanlığı kazandırarak ağrıların hangi zamanlarda, hangi tetikleyicilerle ortaya çıktığını anlamakla birlikte, tedavi öncesi ve sonrası farkları da nesnel olarak görüntülemiş oluyoruz. Tetikleyicileri kişi özelinde belirlemeye ve tetikleyicilerden korunma yollarını hastamızla paylaşıyoruz.
Migren baÅŸta olmak üzere, kronikleÅŸmiÅŸ baÅŸ aÄŸrıları ile birlikte aşırı aÄŸrı kesici alımını da sık görüyoruz. EÄŸer kronik baÅŸ aÄŸrıları ile birlikte aÄŸrı kesici aşırı kullanımı varsa aÄŸrı kesiciyi nasıl keseceÄŸimizi detaylı olarak anlatıyor arındırma ve geçiÅŸ dönemi tedavilerini uygulayabiliyoruz. Ayıca son yıllarda tedavi kılavuzlarına giren ve giderek daha sık kullanmaya baÅŸladığımız nörotoksin uygulamaları, sinir blokajları, tetik nokta tedavileri, nöromodülasyon, nörostimülasyon yöntemleri gibi pek çok etkili, güvenilir ve bilimsel tedavi yöntemlerinden yararlanıyoruz.  BaÅŸ aÄŸrıları uyku ile iliÅŸkili ise, uykusuzluk, aşırı uykululuk ya da uykuda horlama, nefes durması gibi yakınmalar varsa, kliniÄŸimiz bünyesinde bulunan uyku laboratuvarında uyku testi yapabiliyor, baÅŸ aÄŸrısının tedavisini zorlaÅŸtırabilecek ya da tedavi sonrası tekrar kronikleÅŸmesine neden olabilecek uyku hastalıklarını da tedavi ediyoruz. Yine tedavi sırasında beslenmeyi de ele alıyor gerekirse diyetisyen partnerlerimizden destek alıyoruz.
Kısacası kronik baÅŸ aÄŸrılarının tedavisin kolay olmadığını, ekip çalışması, bütüncül yaklaşım ve sabır gerektirdiÄŸini biliyoruz. 
Bu gün için migren baÅŸta olmak üzere bir çok kronik baÅŸ aÄŸrısını tamamen yok etme olanağı olmasa da, baÅŸ aÄŸrılarını çok az hale getirmek, yaÅŸam kalitesini yükseltmek ve baÅŸ aÄŸrılarını kalıcı olarak kontrol altına almak mümkündür. 
Baş ağrıları ile ilgili olarak kliniğimizde yapılan uygulamalar ve en güncel tedavi yöntemleri hakkında bilgi almak için, sizler için aylar süren bir çalışma sonucunda hazırladığımız, bu sitenin ana sayfasından da ulaşabileceğiniz www.basagrisimerkezi.com web sitemizi ziyaret edebilir, sorularınızı, yorumlarınızı ve katkılarınızı bize iletebilirsiniz.